30.10.2008

NELERDEN TASARRUF EDİYORUM?

Blogların kapanma hadisesi olmadan önce ,rüzgarcığımın tasarruf konulu sobesini yazacaktım ki elektrikler kesildi :),neyse yine elektrikler gitmeden ödevimizi yapalım hemen.
Tasarruf yaptığım pek çok konu var yaşamımda ,bazıları alışkanlık,bazıları özellikle dikkat ederek,bazıları da mecburen( memur olunca ):))

  • evimizi alırken güney cephesinden olması için epey ısrar etmiştik.Isınma açısından oldukça yararını görüyoruz.(çift cam,güneş enerjisi de hem bizim cebimize hem doğaya tasarruf sağlamış olduk)
  • evimizde yapılan tüm fatura ödemelerini zamanında yaparız ,gecikme zamları ve faizlerinden tasarruf.
  • bizim evde sivrisinek kovucu kullanmak yok,cibinlik kullanıyoruz hem doğayı hem kendimizi zararlı kimyasallardan koruyarak tasarruf.
  • şarjlı pil kullanarak hem bütçemize hem doğaya tasarruf.
  • evimiz de ki salon hariç tüm ampuller tasarruf ampülü.
  • akıllı sayacımız olduğu için evdeki bulaşık ve çamaşırlarımız gece ondan sonra yıkanmakta elektriğin kw nın en yüksek olduğu 17 :00 -22 :00 saatleri arası mümkün olan en az elektrik tüketimi yapılmakta.
  • diş fırçalarken suyu açık bırakmamayı kızlarım da öğrendi yine diş macununu çok küçük miktarlarda sıkmaya alıştılar.
  • işyerim yürüme mesafesinde olduğu için yürüyerek giderek hem spor hem tasarruf yapıyorum.
  • giyim konusunda büyük kızımın giysileri ,küçük kızıma kaldığı için epey tasarruf yapmış oluyoruz .Hatta zaman zaman ağbimin kızının giysileri de büyük kızıma kalıyor.Bunlara kitap,oyuncak vs leride sayarsak epey tasarruf yapmış ouyoruz.
  • giyim konusu açılmışken sevdiğim markaları ouetletlerden,semt pazarlarından daha uygun fiyata alarak tasarruf yapmış oluyorum

şimdilik aklıma gelenler bunlar .Hı bu kadar tasarruf et,özen göster sonra git D&R da 3-4 Cdye ,kitaba dünyanın parasını ver :)))....işte o zaman gerçekten içim hiç cız etmeden çıkıyorum mağazadan.İnsanın sevdiği şeyler olunca gözü de bir şey görmüyor.

Umarım yaşamınız da gözünüzün görmediği şeylerin sayısı çok değildir diyelim ve çocukla çocuğa soralım yaşamlarında nelerden tasarruf ediyorlar ?

27.10.2008

GÜZEL GÜNLER GÖRECEĞİZ ÇOCUKLAR....

Bugün çok güzel bir gün.
Birincisi okul da öğrencilerimizin yazılılar öncesi verdiği açıkhava konseri süper geçti.Okulca çok eğlendik.Müdürümüzün kafası şişti :)) ama biz gerçekten çok eğlendik.Zıplamaktan tabanlarım ağrıyor.
Eve geldim Zeynep kızım Cumhuriyet Bayramı ile ilgili resim yarışmasında Bartın 3.

sü olmuş,pek mutluydu ,ben de çok sevindim tabi....
daha sonra dert ortağım benim bilgisayarımın başına oturup da ne yapsak ne etsek düşünceleri içinde maskeli hayat sayesinde dns ayarlarını değiştirerek bloğuma kavuşmak beni iyice kıvama getirdi.
Şimdi hem bu yazıyı yazıyor hem fotolar yüklenirken İpek kızım için kedi merdiveni yapıyorum (Cumhuriyet Bayramı süsleri :)...)
Yarın benim de 12.sınıf öğrencileri ile beraber cumhuriyet marşları konserimiz var,onuda atlattık mı 1.5 gün dinlenerek bu yorgunluk bitecek ... Konser görüntüleri.
Öğrencilerimiz çok eğlendi,onları eğlenirken görmek bana çok iyi geldi .
Okuldan dershaneye ,dershaneden okula giden robotlar gibi olduklarından halleri pek iç açıcı değildi,ama konser bitince hepsi gülen yüzler,gevşemiş vücutlarla terkettiler okul bahçesini.
Ah bir de okuldan bir 45 dakika kadar önce ayrıldıkları için iyice keyiflendi keratalar!...
Gençlik gibisi var mı?....



















YASAK BİTTİ :)))

Oh be yasak bitti.Maskeli Hayat sayesinde dns ayarlarını değiştirerek bloğumu yine eskisi gibi kullanmaya başladım.
Maskeli hayatın verdiği dns ayarları

67.138.54.100

207.225.209.66.

Bu kabus hiç bitmeyecek ,ruh sıkıntısı dolu günler geçireceğimi düşünürken ,çözümsüz dert var mı şu dünya da ey Diyarbakır 1. Sulh Ceza Mahkemesi !.....
umarım tüm arkadaşlar yavaş yavaş bu düzenlemeleri yapar ve yine eski huzurlu günlere döneriz....
Ha bu arada çok garip ama yasak bana ,durum araştırması yaparken daha önce ziyaret etmediğim, ama keşfedince çok keyif aldığım 2-3 kapı araladı .Hayat sen ne garipsin ! ....

26.10.2008

YASAKLAMAK YASAKTIR!!!!!

Kızlarım yasakla 2. kez karşılaştı.Önce aylar süren youtube yasağı ,şimdi de özellikle zeynep kızımın kendine özel bir dünya kurduğu blogspot uzantılı blogger yasağı...
Yasak neden yapılır,neden getirilir,sorularıyla etrafımda dolanıp durdu.
Dur hele küçüğüm ,yaşadığın ülke yasaklar ülkesi,yaşamın boyu daha ne yasaklar göreceksin.Nelere isyan edecek,birşey yapamamanın siniri ile hop oturup hop kalkacaksın.

Youtube yasağının aylar sürmesi bana bloglarımızın kolay kolay açılmayacağı hissini verdi.
Başka bir yere de gitmeye gönlüm yok.Blogcuyu çok ilkel buluyorum,ayrıca ora da kapanabilir .Wordpress daha geçen yıl kapanmamışmıydı.Kapanmayacağı ne malum.
En iyisi yeni bir alan adı alıp ,dertsiz başım kaygısız aşım demek gibi geliyor.
Ya da otur aşağı neyine senin bilgisayar,blog mlog o ne öyle , evinin işini gücünü yap,çoluk çocuğunla ilgilen Allah Allah....
Blograzzi forumdan olan biteni takip etmeye çalışıyorum.
Blog Hareket Günü imza kampanyası başlatmış.http://www.bloghareketgunu.com/index.php/
Ben de işe yarar ümidi ile imzamı attım,şu anda 118 kişi olmuş imza atan ,
imzaları atalım çoğalalım.http://www.bloghareketgunu.com/imza/bloguma-dokunma/
Ülkem de işler inşallaha maşallaha kaldığı için bekleyelim.

23.10.2008

KURT SEYT&SHURA,KURT SEYT &MURKA




Bu aralar okumakta olduğum Nermin Bezmen 'in Kurt Seyt&Shura,Kurt Seyt& Murka sayesinde önce 1900 lerin başlarında Rusya St.Petersburg,Kırım sonra 1920 lerin 1930 ların İstanbul'undayım .Nermin Bezmen'in diğer kitaplarında olduğu gibi müthiş bir anlatım,müthiş bir aşk (aşklar desek daha iyi olur çünkü iki kadın var ) ve inişleri çıkışları ile gerçekten beni derinden etkileyen bir yaşam öyküsü var....


Genelde okuduğum kitaplardan etkilenir ve kitap bitince hemen yeni bir kitaba başlayamam.Hala kitaptaki karekterleri düşünür ,onlarla aynı hüzünleri yaşarım.Yazılanlar gerçek bir yaşam öyküsü olunca daha da etkileniyor insan .


Kitap bir aşk masalı olmasının yanında belgesel tadında.Bulunduğu dönemi ,tarihsel özellikleri ile çok güzel anlatmış.


İki kitabı da bitirdim,okumak isteyenlere şiddetle tavsiye ederim.


Şimdi nasıl yeni bir kitaba başlarım bilmiyorum.Müthiş bir melankoli içindeyim....


21.10.2008

KALİTELİ ZAMANLAR...

Kızlarımla, zaman zaman fırsat yaratmaya çalışarak sevdikleri etkinlikleri yapmaya çalışıyoruz.
Aslında dersleri,ödevler,kurslar derken çokta kaliteli zaman geçirdiğimiz söylenemez.
Hepimizin işi başından aşkın,evde biraraya gelince gün içinde yapılanlar büyükbir hızla birbirimize aktarılıyor ,zaman kısıtlı çünkü :),
anne mutfağa girecek,
kızlar odalara ödev yapmaya,
babamız siestaya :),
sonra yapılamayan ödevler için
- anne bir bakarmısın.... sesleri,
odalar arası mekik dokumaca ,arada ipeğin ödevden kaçıp koridorda voleybol çalışmalarına katılmaca,vs...
İşte çok bunalıpta ,hadi birşeyler yapalım dedik hafta sonu .
Hazırladığımız boyamalarımızın bitmiş hali.
İpek kızın balıklı bardağı,yukarıdaki de zeynep kızın denizkızlı bardağı....

Boyalarımızı Panora'da Imaginarium mağazasından almıştık.



Kutunun içinden çıkan desen kağıdını alta ,naylon kağıdı üzerine sabitleyip,dilediğimiz deseni,renklendiriyoruz.





Boyama aşamaları çok keyifli ; renkler çok canlı,tüpten sıkmak gayet kolay.
En beğendikleri desenleri seçerek hızla işe koyuldular.






Boyama bitip ,naylon üzerindeki renkler kuruyunca ,tırnağımızın ucuyla kaldırdığımız deseni naylonundan tamamen sıyırıp, dilediğimiz cam zemin üzerine hiçbir yapıştırıcı sürmeden,yapıştırıyoruz.Boyanın özelliğinden olsa gerek hemen cam yüzeye yapışıveriyor.
Çift taraflı olarak da kullanılabilen desenimizde ki renkler simli olduğu için daha bir parlak ve gözalıcı....



Desen kağıdımızı,naylonlarımızı boyalarımız bitene kadar büyük bir ihtimalle 29 ekim Cumhuriyet bayramı tatilinde yapmak üzere kutusuna kaldırıyoruz.






18.10.2008

UYDURUK HIRKA

Zaman konusunda hafta sonları, hafta içine göre daha zenginim.Hafta içleri öyle bir koşturmaca ile geçiyorki yazacak çok şeyim olmasına rağmen yazamıyorum.Yorum cevaplama da aynı sebepten yapılamamakta, sakın ola yanlış anlaşılamaya...:)
Üzerimde gördüğünüz hırka da yüzüm görünmüyor(biliyorum beyhancığım bu durumu hiç sevmezsin ama utanıyorum :))...)
Neyse hırkaya gelelim ,ben çok aceleci ve sabırsız bir insanım.Bu özelliğim ile tıpkı canım babama çekmişim .Fi tarihinde İzmir'den kilo işi çok ucuza aldığım bu ipi,geçtiğimiz kış gecelerinin bir yarısında dellenip çok anlarmış gibi hırka olarak başladım.
Yani benim oturupta bir hırka örmüşlüğüm yoktur .Evde olan hırkalardan birini önümü yayıp arka,kol vs . ilmeklerini sayıp,başladım örmeye,kesme yerlerinde önümdeki hırkaya göre sallamasyon kestim.EE be periliköşk niye birine sormazsın diyenlere ,benim oturupta ördüğüm saatlerde herkes uyur,gece oniki,bir ,kime sorayım,netteki tariflerden de görmeden anlamıyorum .Yani benimkisi deneme yamulma yöntemi... AAa birde aceleciyiz ya,kötü olan yerleri sökmeyi de sevmem.Yakasını kocaman kesince ,bu hırkadan bir şey çıkmaz deyip poşete koyup kaldırmıştım.Geçen gün çıkardım ölçtüm biçtim yakasını da kendimce uydurdum.Yine gecenin bir vakti , annemden yürüttüğüm eski manto düğmelerini de dikerek son noktayı koydum.....
Önce hoşuma gitti ama biraz robdeşambr gibi mi olmuş diye düşündüm ve kalın kemerle denedim bir de .Poşette beklemektense arada bir giysem gene iyidir diye dolapta ki hırkaların yanına asıldı uyduruk hırka....



15.10.2008

KÜÇÜKTÜM UFACIKTIM...

Severek izlediğim Çocukla Çocuğa mim borcum var,kaç günlerdir yazmak için oturuyorum ama okul işlerini bitiripte yazmayı bir türlü başaramadım .
Bu da ayrı bir yazı konusudur, aslında sızlanmak hiç hoşuma gitmiyor ama tıkanıp kaldığım zamanlarda da elim kolum bağlı kalıyor...neyse dediğim gibi başka bir yazıya bunlar....
Fotoğrafta bebe hallerini gördüğünüz küçük kuzularım artık kocaman oldular .Aralarında 20 ay olduğu için beraber büyüdüler,beraber oynadılar .
Zeynep ne yaptıysa İpek de ondan hiç geri kalmayarak yaptı herşeyi daha 1,5 yaşında scooter sürmeye çalıştı(ve sürdü),
Zeynep'e 5 yaşında alınan kocaman bisiklete 3.5 yaşında bindi vs. vs....Yaşlarının yakın olması her zaman avantaj oldu benim için .Kendi aralarında yarattıkları oyunlarla birbirlerine oyun arkadaşı oldular ,arkadaşları çağırmadan sokağa çıkmak bile akıllarına gelmedi çünkü her zaman yapacak birşeyleri oldu.
Ben de bu konuda hiç germedim kendimi,ev dağıldı ,her taraf oyuncak oldu,pestilleri çıktığı için oyuncakları toplamak bana kaldı,işlerim yarım kaldı ,evin dağınık hali psikolojimi bozdu ama bütün bunlar kızlara hiç yanısıtılmadan nerdeyse herşeye izin verildi.
Plastikten çadır kesmedi ,özenle odanın değişik noktalarına çarşafları germek süretiyle kocaman çadırlar yapıldı,çadırların içine leğenlere havuzlar kuruldu,halılar ıslandı ama keyiflerin gıcırlığı hepsine değdi.
EE iyi ama bu anne baba hiç yorulmaz mı,artık yeterrrrr denilen safhalarda çocuk bundan anlar mı ?hayır ve hemen devreye uyduruk oyunlarımız giriyor.
Oda da bulunan herhangi bir eşyayı aklımızdan tutmak ve bunu tahmin yoluyla bulmak,
Havaya elimizle bir şekil çizip bunun ne olduğunu bulmak,
kelime türetmece oynamak (özellikle yolculukta baş oyunumuz )
yatak da benim ayaklarımın havaya dikilerek kızlarında üstüne kondurularak uçtu uçtular yapmak,
karşılıklı olarak ellerimizi avuçlayarak başparmak ezmece ,
ilk aklıma gelen oyunlarımız......
Onca oyuncağa,kutu oyunlarına vs.lere rağmen yine de benim çocukluğumda eğlendiğim kadar eğlenemiyorlar ne yazık....
O zamanlar , hızla yükselen apartman inşaaatlarına dökülen kum yığınlarının arasından bulduğum yağlı çamurla yaptığım küçük masaların, tencerelerin,kepçelerin keyfini alamayacaklar.Çamurun kokusu yerine oyun hamurlarının kokusunu kokladılar ne yazık,
yakaladığım sineklerin kanatlarını koparıp kavanoz içine ,bardak altına hapsettiğimi anlattığımda bunu nasıl yaptığıma inanamadılar :)
bakalım
Nazkız'a
Deniz'ime
İlknurca'ya soralım ,onlar hangi uyduruk oyunlar oynuyorlar ve oynamışlar.....

12.10.2008

İNSAN VÜCUDU YAPBOZ KİTABI.


Kızlarım yapboz yapmayı çok seviyor.Epeydir İpek kızımın alınacaklar listesinde olan yapboz kitabına kavuşunca havalara uçtu.Kitabın sayfaların da vücudumuzun dolaşım sistemi,iskelet sistemi,kas sistemi gibi bölümler var .Bu sayfalarda ki yapbozlar bozulunca altından o sayfanın detaylı bilgileri geliyor.
Yani yapboz zemini, konuyla alakalı resimli bilgilerle dolu.4.sınıfa giden Zeynep kızımın Fen Bil.ders konularında iskelet sistemi olunca, oda epey yararlandı.
Hem oyun,hem kaynak olan kitap Ntv yayınlarından satışta.
Yapboz ve bilim sever çocuklara tavsiye olunur :)

5.10.2008

AMASRA GÖMÜ KÖYÜ,TARLA AĞZI....

Uzunca bir zamana yayılan yokluğumuzun affını ,bu güzel fotoğraflarla dilemeye çalışalım...
Dışarıya her çıkışımda buralara bir kez daha aşık oluyorum.
Doğa Karadeniz'de gerçekten çok cömert.Deniz ve orman koyun koyuna.....


Dağdan gelen kaynak suyunun denizle buluşması....